Tertip Komitesi adına söz alan Eğitim Sen Dersim Şube Başkanı Süleyman Güler, 1 Mayıs’ın dayanışma ve umudun büyütüldüğü gün olarak 1886 yılından başlanıp bugüne kadar devam ettiğini, o günden bu yana işçi sınıfı ve ezilenlerin her türlü bedeli ödeyerek bugüne geldiğini belirtti. Son 3 yılda gerçekleştirilen grevler nedeniyle on binlerce kamu emekçisi ve işçi hakkında soruşturma açıldığını ifade eden Güler, “Dersim’de de 209 kamu emekçisi ve 52 işçi olmak üzere 261 çalışan ihraç edildi” dedi. Güler’in ardından söz alan DİSK/Genel-İş Dersim Şube Eş Başkanı Şükran Yılmaz ise en son kıdem tazminatına göz dikildiğini, bu duruma yeter demek gerektiğinin ve kıdem tazminatının gasbedilemeyeceğini söyledi.
HDP Dersim milletvekili Alican Önlü ise 16 Nisan’da yapılan referandum ile ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “En büyük hırsızlığı biliyorsunuz referandumda yaşandı. Referandumda bu tekçiliğe bu diktatörlüğe Dersim’de onurlu olan herkes bu vahşete, bu zulme, bu tekçiliğe, bu diktatörlüğe, bu AKP-MHP ittifakına karşı çok güçlü bir hayır dedi. Bugün bu meydana gelen siyasi partiler de, dernekler de sendikalar da, kurumlar da bunda emeği var.”
Son olarak Dersim Emek ve Demokrasi İçin Güç Birliği adına konuşma yapan Hıdır Demir ise, 1 Mayıs’ın sermaye sınıfının ve siyasi iktidarın yoğun baskı ve saldırıları altında kutlandığını, OHAL koşullarında demokratik hak ve özgürlüklerin çiğnendiğini belirterek, iş güvencesinin ortadan kaldırılmaya çalışıldığını ve kıdem tazminatına göz dikildiğini ifade etti. Son dönemde Şengal ve Rojava’ ya yapılan saldırılara da değinen Demir, savaşın ve sınır ötesi operasyonların son bulması gerektiğini dile getirdi. 1 Mayıs kutlamaları, çekilen halaylarla son buldu.
