KORKMUŞLAR

     Gazete yerime gidiyordum. SEYİT RIZANIN, yanı başındaki HALK PAZARININ, yanından geçerken, pazarda, tezgâhı olan tanıdık bir yüz,’hocam bir dakika’ dedi. Durdum.’Hocam siz gazetecisiniz. Haberiniz, olur. Diye size soralım. Dedik.’ Buyurun, sorun.’Dedim. ’Geçenlerde Vali Bey, yanında, ESNAF SANATKARLAR Başkanı ile birlikte, Müzeye gidiyorlardı. Bizim buradan geçerken, tezgâhı olan engelli bir arkadaşımız, Vali Beye ‘bizi buradan çıkaracakmışsınız. .’Diye sordu. Vali Bey de ,’Atatürk Mahallesindeki Pazar yerinin yapımı tamamlanırsa sizleri oraya gönderceğiz.’Dediler.’ Vali Beyin bu açıklaması bizi korkuttu. Burası, bizim ekmek teknemiz, şehrin, en eski merkez mahallesinin pazar yeridir. Burayı kaldırırlarsa bu mahallenin insanı Atatürk Mahallesinin ta ucundaki Pazar yerine nasıl gidip gelecek. Aynı zamanda Tunceli’ye gelen Turistler için ilgi çeken bir Pazar yeriyiz. Cevdet Başkan, Pazar yerimizi, iki katlı, kapsamlı, daha modern yapacaktı. Biz bunu beklerken, Vali Beyin açıklaması bizi korkuttu.’Dedi.
   ‘Korkmayın.’Dedim.’ Vali Bey, insanı korkutan bir Vali değil. Önyargısı olmayan, Tunceli insanının, sorunlarını dinleyen, çözmek isteyen, yüzü gülen, hemen her gün halkın içinde olan, halkın huzurunu, isteyen bir validir. Hem sizin için, hem, ziyaretçi turistler için şehrin tarihi mekânı MOĞULTAY Mahallesi için, Mutlaka bir çözüm bulur.’Dedim.’İnşallah.’Dediler. Korkuları azalmış gibi oldular. Ama yine de umutsuzlardı.
    Pazarcının dediği gibi, şehrin tarihi mahallesi MOĞULTAY Mahallesine canlılık veren, önemli kurumları, mekanları, kapatmak, başka mahallelere nakletmek, mahalleye, şehre yapılmış, en büyük yıkım olur. Zarar verir. MOĞUTAY Mahallesi sakinleri, yeni kurumların mahalleye gelmesini, kurulmasını, mahalleye canlılık kazandırmasını, beklerken, mevcutların başka mahalleye, taşınması, haklı olarak mahalle Halkını korkutur. Ulaşımın, giderek zorlaştığı, yük getirdiği günümüzde, Şehrin ta öbür ucundaki Pazar yerinde alışverişe gitmek, halka yük getireceği, istenmeyeceği gibi, MOĞULTAY Mahallesini de ıssızlaştırır. Gelen ziyaretçilerin, beklentilerini karşılamaz. SOSYAL SİGORTALAR KURUMU ile uyumlu bir antlaşma sağlanarak, manav türü ürünler dâhil, çeşitli ürünlerin, pazarlanacağı, birkaç katlı, Modern bir Pazar yeri kurulabilir. Atatürk Mahallesi de orada ulaşabilen vatandaşlara hizmet verebilir.
    Şehrin, tarihi bir mekânı olan DAR SOKAK Çarşısını kapsayacak modern lüks bir projenin düşünüldüğünü, hayata geçirilmek istendiğini duymuştum. Projenin HALK PAZAR, yerini kapsayıp kapsanmadığını henüz, bilmiyoruz.
   MOTOSİKLET TUTKUSU,
  Gazeteler yazıyordu. Bir günde 300 motosiklet kazası olmuş. Birçok insan hayatını kaybetmiş. Günlük, otomobil trafik kazalarından çok motosiklet kazaları yaşanmış.
   Motorlu taşıt araçlarının, sokakları, caddeleri, yaşama kapattığı, tehlike saçtığı günümüzde, Motosikletlerde, sokakların bir başka korkulu araçları, olmaya başladılar. Beklenmeyen, yerde ve zamanda Ani çıkışları, süratleri, gürültüleri, gösterişleri, caka atmaları, mafya tetikçiliğinde kullanılmaları, sergiledikleri, görüntüler, kamuoyunda, korku yaratan, taşıt araçları oldular.
  Uygar ülkelerde, insanlar, havayı, yaşamı, kirletmeyen, insanları rahatsız etmeyen, korkutmayan, tehlike saçmayan, bisikleti tercih ederler.
   Yakın bir dostumun çocuğu ısrarla aldırttığı motosikletle yaptığı kazada iki bacağını kırmış.
  CUMHURİYET BAYRAMI
  Halkın, özgürlüklerin, demokrasinin, yönetimi, olan CUMHURİYETİN, 102.ci yılı, kutlama törenleri, bütün yurtta, ilimiz, Tunceli’de, büyük bir coşkuyla kutlandı.
  İlimizde, bayramın bir gün öncesi, arafe günü sayılan günde, İLİMİZİN TARİHİ dersim MÜZESİNİN yanı başındaki SEYİT RIZA Parkında, büyük bir coşku yaşanmıştı. Düzenlenen bayram konseri için büyük hazırlıklar yapılmıştı. Ünlü AYNA ile EMRAH KARAKOÇ MÜZİK guruplarının, Konserinde, büyük bir coşku yaşanmıştı. SEYİT RIZA Parkı, tarihi bir gün yaşamıştı.
   Bayram Günü, Stadyumda yapılan kutlama törenleri, büyük bir coşku ile kutlandı. Büyük bir katılım vardı. Halkın yanında, devlet yetkilileri, protokol, eksiksiz, törendeydi. Tören kutlamaları sonrası, Protokolün, sahaya inip halkla, el ele tutuşup, halay çekmesi, kutlamanın en renkli, bu güne kadar yaşanmamış resmiydi.
   Cumhuriyet Bayramı, ilimizde bu yıl daha, farklı büyük bir coşkuyla kutlanmıştı.
  İlin ünlü yıldızlı otelinde, bayram kutlaması için düzenlenen, resepsiyona, haberler için çağrılan, ilin basın mensupları, gazeteciler, davet edilmediler. Onlar, gazeteciler, halkın, gözü kulağı, temsilcileridir.
  1993 yılında gazeteciliğe başladım. Son iki yıl hariç, Bayram kutlamalarında, kokteyllerde, resepsiyonlada, gazeteciler, öncelikle davet edilenlerdendi.