• BIST 8714.69
  • Altın 3017.587
  • Dolar 34.2879
  • Euro 36.9787
  • İstanbul 15 °C
  • Ankara 11 °C
  • Tunceli 10 °C

KEYFİLİK GÖZ GÖRE GÖRE ÖLÜMLERİ GETİRDİ

Fikri TAŞ

   Yolumun üstündeki Seyit RIZA Parkının, günün erken saatleri olasına rağmen ziyaretçisi çoktu. Tunceli’yi ziyarete gelmiş misafirler olmalıydılar. Belki de ayrılmak üzereydiler. Seyit RIZA ile durmadan hatıra resmi çektiriyorlardı. Çocukları da Seyit Rızanın kucağına oturtmuşlardı. Çocuklar sevinç çığlıkları atarken, anne babaları da adeta sevinçten uçuyorlardı.

   On adımlık çarşıda KULTİK kokusu bütün çarşıyı sarmıştı. Alanların yanında seyredenler çoğunluktaydı. Biraz ötede bayan ayakkabı boyacısı boştu. Gelen geçenlerin ayakkabılarına bakıyordu. Kanal 10’daki görüntülerini sordum. ‘Yinemi, haberim yok.’ dedi.

   Gazete dağıtım yerinde gazete dağıtım görevlisi yoktu. Gazeteleri bayilere dağıtıma çıkmıştı. Dağıtım sonrası geldiğinde sinirli bir hali vardı. Bana dönerek tepki ile; ‘Neden bu cinayetleri yazmıyorsun.’ dedi. ‘Ne cinayeti oğlum.’ dedim. ‘Bir sürü hasar olan arabaların yanında üç kişi göz göre yolu vaktinden önce yapmayan müteahhidin kurbanı oldular. Bu cinayet değil de nedir. Bunları yazmayacaksan neyi yazacaksın.’ diye tepkisini sürdürdü.

    Sabahleyin gazete dağıtırken, vaktinde yapılmayan yolda meydana gelen trafik kazasında tanık olduğu bir kadının ölümü onu çok üzmüş olmalıydı.

   Aynı şikâyetlere uzun zamandı muhatap olmaktaydım. Gittiğim her yerde aynı şikâyetleri dinlemekteydim. Yakın bir zamanda aynı daraltılan tek şerit yapılan yolda, İstanbul’dan misafir gelmiş bir öğretmen arkadaşımızı da kaybetmiştik.

   Bir başka şikâyetçi, ‘Bu keyfiliğe, bu cinayetlere seyirci kalmak, o suça ortak olmaktır. Yetkililer bu müteahhidi uyarmalı, gereğini yapmalıdırlar. Çalışanların makinaların Ramazan ayı diye gündüz yatmaları çalışmamaları, yolun yapımını geciktirmiş ve alınmayan tedbirlerle ölümlü kazalara yol açılmıştı. Yapımı süren yolun bitmesiyle başlanacak diğer şeridin yapımı da bu şekilde uzarsa yeni ölümler sürüp gidecektir.’ diyordu.

  Bir başka okurum, ‘Ramazana, orucunu tutmaya, ibadete bir diyeceğimiz yok. İnançlara, ibadetlere saygılıyız. Halk için kendisi için çalışmakta bir ibadettir. Oruç tutanlar gündüz çalışamıyorlarsa, oruç tutmayan gündüz çalışan vardiyalı çalışanlar tutulmalıydı.’ diyordu.

  Bir başka okurum, Atatürk Mahallesinde yolların kenarına yapılmış yağmur sularını toplayan kanalların yapılması gereken kapasitede yapılmadığını en ufak bir yağışta taştığını sele dönüştüğünü çevreye zarar verdiğini anlattı.

  Belediyeden sordum. ‘O kanalları biz yapmadık. Yaptırmadık. O işten sorumlu karayollarıdır.’ dediler.

  Karayolları şube şefine gittim. Karayolları yetkili şefi, ‘O kanallar istenilen kapasitede yapılmıştır. Yol yapımı nedeni ile o kanalları biz doldurttuk. Yol yapıldığında açılarak temizlenecektir.’ dedi.

  Son olmasını dilediğimiz trafik kazasından önce yağmur kanallarını sorduğum Karayolları Şefinden şehri boydan boya geçen ana karayolunun yapımının neden bu kadar geciktirildiğini soramamıştım.

  Şimdi soruyorum.

  Neden.

 

        Fikri TAŞ
*Sitemizde yayınlanan köşe yazılarının sorumluluğu yazarlarına aittir.
Bu yazı toplam 1328 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 1971-2023 Dersim Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 (428) 212 10 16 | Faks : 0 (428) 212 10 16 | Haber Scripti: CM Bilişim