• BIST 10891.42
  • Altın 2529.106
  • Dolar 32.8951
  • Euro 35.7068
  • İstanbul 23 °C
  • Ankara 18 °C
  • Tunceli 22 °C

ARDINDAN, O BİR DEVLET ADAMIYDI

Fikri TAŞ

   Üç yılı aşkın sürdürdüğü Tunceli Valiliği görevinden bir başka vilayete TOKAT’A atandı.

   O bir devlet adamıydı. Devletin büyüklüğüne, güvenirliğine ve saygınlığına gölge düşürmeyen devlete güvenirlik saygınlık kazandıran, Devlet adamı gibi devlet adamıydı. Devlet onunla Tunceli’de saygı görmüş. Güvenilir olmuştu.

  Tek partinin ağırlıklı olarak iktidar olduğu ülke yönetiminde devletin tarafsızlığına gölge düşürmemişti. Siyasi ayırımcılığa, yönetiminde izin vermemişti. İlin yararına olan bütün girişimlerin yanında, destekçisi olmuştu. Hiç bir siyasi düşünceye, hiçbir inanca, tercihe, farklılığa ön yargılı olmamıştı. Farklılıkları ülkenin, insanlığın zenginliği saymıştı.

   O bir devlet adamıydı. Bir babanın evlatlarına yaklaştığı gösterdiği sevgiyi vatandaşlarına göstermişti. Onlarla herkesçe bilinen bir vali gibi değil, bir dost bir arkadaş gibi biraraya gelmişti. Bir Valinin bu davranışta bulunamayacağını ummayanlar onun vali olduğuna inanmamışlardı.

  Dersim Halkının iyi gününde, kötü gününde, cenazelerinde, düğünlerinde yanında olmuştu.

  Eşi de bir devlet adamının eşiydi. Onun gibi saygındı ve mütevazıydi. Hiç bir Vali eşinin misafir olmadığı kenar mahallerdeki gece kondular da yoksul ailelerin misafiriydi. Dostuydu. Halısı olmayan yoksul evlerde serili kilimlerin üzerinde onlardan biri gibi oturup çay içerek onlarla dertleşip, sorunlarını dinleyen, onları konağında ağırlayan, çözümü için elinden geleni yapan bir gerçek hanımefendiydi. Kitap okumanın önemini bilen bir eğitimciydi. Kitap okumayı teşvik etmek için okullar, öğrenciler arasında yarışmalar düzenliyor. Okuyanları konağında ağırlayarak kitapla ödüllendiriyordu. En büyük hediyenin kitap olduğunu söylüyordu.

    Bir bakanın ağırlandığı gecede, misafirlerinin büyük çoğunluğu kenar mahallenin yoksul şalvarlı kadınlarıydı. Karı koca özel misafirlerinden çok o yoksul insanlarla ilgilenmişlerdi. Onların masalarında onların yanında olmuşlardı.

   O bir devlet adamıydı. BDP Milletvekillerinin hazır bulunduğu Munzur Doğa Kültür Festivalinin açılışında Devlet adamı gibi konuşmuştu. Devletin Doğuya, Güneydoğuya bakışındaki eksiklikleri açık yüreklilikle dile getirmiş. Bunun değişmesi gerektiğini ifade etmişti.

   Aynı düşüncesini kabinenin önemli bir bakanının hazır bulunduğu bir toplantıda da dile getirmiş. Devletin, Doğuya Güneydoğuya silahın namlunun ucundan bakmaktan vazgeçmesini, bölgeye yatırımla hizmetle sevgiyle insan hakları ile gitmesini istemişti.

   Bu gerçekleri cesurca dile getirmenin devlet katında bir ilk olduğunu söylemek abartı değil. Tarihi bir gerçekti.

   O bir devlet adamıydı. Cumhuriyet tarihinin yasaklarından birini, Dersim adını yasaklı olmaktan çıkarmış. Özgürleştirmişti.

   O Dersim Halkının simgesi olan Seyit Rızanın heykelinin Kışla meydanına dikilmesine, devletin güvenlik güçlerini kullanarak engel olmamıştı. Halkın değerlerine saygı duymuştu.

  Dersimin tanıtımı için büyük kentlerde düzenlenen, fuarlara, festivallere doğrudan bizzat kendisi de katılmış. Dersimi en üst düzeyde temsil etmişti.

   Dersimin Zazaca söylenen sevilen türkülerini ön yargısız sevmişti. Sevdiği Zazaca türkülerini derletmiş. Türkülerin derlendiği CD’leri dinlemek için sürekli arabasında bulundurmuştu.

  Tunceli’ye atandığında ziyaretine giden biz gazetecilere,’biz hükmetmeye değil hizmet etmeye geldik.’Demişti. Tunceli’ye hizmet getirmek, Tunceli’nin imarı için çalışmıştı. Tunceli’ye ikinci bir Tunceli katacak Atatürk Mahallesi girişinde kurulacak olan asma köprümüz onun eseridir.

  Şehrin en güzel mekânı GOLE ÇETU parkı, Hızır’ın ziyaret yeri onun eseridir.

  Şehrin en nadide yerinde bir çöplük gibi duran kışlanın restore edilerek yararlı bir tesise dönüşmesi projesini o başlatmıştır.

   Yıllardır şehrin ortasında çürümeye terk edilmiş kütüphanenin restore edilerek hizmete konulması projesi onun eseridir. Eseri olmayan, belediyenin bitişiğindeki bu binayı, bayan belediye Başkanının halkın önünde kendisinden belediyeye tahsis edilmesini istemesine rağmen bu isteği yerine getirmeyişi olmuştur.

   Şehrin muhtelif semtlerine serpilmiş meslek liselerini bir üniversite kampusü kadar büyük bir alanda toplanması, modern teknik araç gereçlerle, atölyelerle donanması onun hayata geçirdiği çağdaş, yenilikçi projesidir.

   Sayın TAŞKESEN Valimiz, siyasi ayrışmaların yönetimde siyasi etkinin ağırlıklı olduğu koşullarda devlet adamı kimliği ile vali gibi valilik yaptı. Tunceli yönetim tarihinde halka yakın halkla bütünleşen Namık GÜNEL, askeri vali olmasına rağmen, sürgünlere karşı çıkan izin vermeyen Hakkı BORATAŞ, halkı aç bırakan gıda ambargosunu işkenceye dönüşen yol kontrollerini kaldıran, özgürlükleri savunan Mehmet Ali Türkel gibi halkın deyimi ile hep ‘İYİ BİR VALİ’ olarak hatırlanacaktır.

  Güle güle Sayın Valim, meslektaşım Hanfendi, halk ozanı delikanlı, evin gözlüklü ortancası Tunceli doğumlu bebek.

  Güle, güle.

        Fikri TAŞ
*Sitemizde yayınlanan köşe yazılarının sorumluluğu yazarlarına aittir.


Bu yazı toplam 1496 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
123456
Tüm Hakları Saklıdır © 1971-2023 Dersim Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 (428) 212 10 16 | Faks : 0 (428) 212 10 16 | Haber Scripti: CM Bilişim