• BIST 10571.98
  • Altın 2477.397
  • Dolar 32.2497
  • Euro 34.9968
  • İstanbul 20 °C
  • Ankara 22 °C
  • Tunceli 21 °C

Zaman İnsanı, İnsan da Kainatı Büküyor

Şeyda Betül Kılıç

 

James Webb teleskobuyla kendini bir şey zanneden ve kıyasıya kan döken insana dair çok şey geldi. Zamanın 13,5 milyar yıl öncesini görebilmek ne muhteşem. Bakıp durduğun şey zaman değil saat. Bir saat içinde ne oluyorsa o olan şey o zaman demek.

Belki savaşlar biterse kainatta toz zerresinin içinde olduğumuzu fark edersek ve tabi sulhu sürdürebilirsek zamanın bir anlamı olabilir.
Kim bilir nerelerden izlenmeye başlanmış aşırı sıkıcı hayatlarımız olabilir. Zalim taraflarımız için ayrı, müşfik taraflarımız için ayrı akan bir zaman var, mutlaka var. Ama durun! Zamanı fark ettiren sürprizler de var. Mesela bebekler var. Unutamadığımız gidenlerimiz var. Bir de zamanı ziyan ederek kendini ziyan edenlerimiz var ki bunlar dijital yerliler. Gürültülü sevinip, azımsanacak kadar az sevişiyorlar. Kaos yaratan ve andan koparıp uçuran felaketleri var. Biraz iyice olmaktan iyisi kötülüğe uyuşmak sanıyorlar. Zaman onlar için aleyhte bir sarkaç. Üzerine yemin edilesi bir değeri umutsuzlaşarak küçültüyor muyuz? Ben denilen bu kişi yıllar önce kucağında onca dertle otururken onu uzaktan ve şimdiden izleyen ben olduğunu düşün. Benim yıllar içinde bilgeleşmiş halim kucağında o dertle kıvranan kendine nasıl bakıyor ve aynı dertle orada oturmanın nasıl bir şey olduğunu bilmek nasıl bir şey? Bütün bir şey mi, bu kişi buraya ait mi? (acttherapyexercise)

İçimizde uyutmakta olduğumuz ve asla uyansın istemediğimiz, bize ekmek veren ve aynı anda hurafe nimetleriyle mumyalı Firavunlar var.
Ve zaman onların olduğu yerden akıyor zaman ama farkındalıksız… Ruhu mahkum doğanlar asla zamanda değil, ve onlar için saat dehşeti geçiyor, ya da dehşete beş kalıyor. Her saatin akrebi kendisini sokuyor. Bir de zorla yüklendiğimiz ömürler için akan zaman var. Başkası için yaşanan ve başka başka kişilerin hesaplarını tuttuğumuz bir ömrün de zamanı bu. Çoğu pişmanlık ve insan yine ziyanda… İnsanın neşesini yakıp buna neşelenen bir hasetin de zamanı var. Asla kendisi olmadan, istediğim şey kimsede olmasın ve yeter ki bende de olmasın yangınındaki için zaman nasıl geçer? Bekleyerek… Hasetin, hasetçinin zamanı hangi dua, hangi tütsüyle puf olursa orada zamanla insan kendi lehine planlar yapar.

Zamanın değerini bilenler de var. Onlara çocuk, ya da meczup, ya da bilgeler diyoruz. Büyümek için zehir içtikçe, aklı güç yaptıkça ve bilmekten yaşamaya geçmedikçe zaman bizden geçer. Zaman, tutulmayan, tutunulamayan bir değer olarak muhteris hikayelerimizde ne hikmetse bir varmış bir yokmuş diye orada zamanın başına sonuna çizgiler çizer. Başlayan biter ve zaman biz onu fark ettiğimizde çoktan geçmiştir. Biz çoktan içi geçmiş bir gezegende hala yer bulamamış ve hala hırsından birbirinin hayalini kemiren birileri olabilir miyiz? Kainat ne büyük ev ve ne büyük kaos! Bu kaosta güçlü olan mı , zamanı fark eden onu yaşayan mı hayatta kalacak ? Ya da daha ileri beyinler için dünyadaki guguklu saatlerin hükmü çoktan bitmiş olabilir.

Bu yazı toplam 1761 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
123456
Tüm Hakları Saklıdır © 1971-2023 Dersim Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 (428) 212 10 16 | Faks : 0 (428) 212 10 16 | Haber Scripti: CM Bilişim