Öğrenciler, hayvanların hayatlarını sürdürebilecekleri ortamın oluşturulması için ise imza kampanyası başlattı.
Munzur Üniversitesi’nde bir grup öğretim görevlisi ve öğrenci iki yıldan beri kampus içinde yaşayan köpeklerin beslenme, barınma ve sağlık ihtiyaçlarını gideriyor. Yaptıkları faaliyetin evrensel değerlerle örtüşen bir davranış olduğuna dikkat çeken öğretim görevlileri ve öğrenciler, çalışmalarının rektörlük tarafından engellendiğini söyledi.
Konu ile ilgili yazılı bir açıklama yapan öğretim görevlileri ve öğrenciler şu ifadelere yer verdi:
“Munzur Üniversitesi’nde yaklaşık olarak iki yıldır, küçük bir grup öğretim üyesi ve öğrencilerin mütevazı çabalarıyla, kampüs içerisinde yaşayan köpeklerin beslenme, barınma ve sağlık ihtiyaçları giderilmekteydi. Dersim’in doğayla iç içe olan kültürüne, yerel insancıl yaşam tarzına ve daha da önemlisi bir “üniversite”nin, insan ve doğa arasında, kelimenin anlamı gereği de taşıması gereken “evrensel” değerleriyle örtüşen bu faaliyetler ne yazık ki Munzur Üniversitesi Rektörlüğünce son aylarda engellenmeye çalışılıyor.
Birçok öğretim üyesinin ve öğrencilerin çoğunluğunun tepkisini çeken uygulamalar, köpeklerin usulsüzce yakalanması, uyuşturucu silahlarla yaralanması ve özel güvenlik birimi ile taşeron temizlik işçilerine taşlattırılarak kovalanması gibi üzücü ve absürt yöntemlerle hayata geçiriliyor. Üniversite yönetimi, bu uygulamalara gerekçe olarak “kampüsün köpeklerle hijyenik olmadığı”, “köpeklerin görüntü kirliliği oluşturduğu”, “öğrencilerin genelinin Sünni olmasından ötürü köpeklerin varlığının dinsel inançlarına aykırı olduğunu ileri sürüyor.
Hâlbuki bilgi üreten bir kurum olarak “üniversite” değil “farklı inançların bir arada yaşaması” gibi temel demokratik bir ilkeyi gözetmek, insan ve doğa arasındaki tüm eşitsiz ilişki biçimlerinin ortadan kaldırıldığı, doğanın ve diğer türlerinin yaşam standartlarının öncelediği bir bakış açısında sahip olması gerekmektedir. Nüfusun ezici çoğunluğunun Alevi olduğu bir ilde kurulu olan ve adını da kutsal Munzur’dan alan üniversitedeki “canlar”, sırf bir inanca göre “kirli” bulundukları için yaşam hakları elinden alınıyor. Kendisine, çevresine, hayata saygısı olmayan bir yerde ne kadar ve ne içerikte bilgi üretilebilir? Hacı Bektaş’ın, Hz. Ali’nin sözlerini kendisine motto yapan üniversite, Alevi inanç öğretisinin en temel bilgisini görmezden geliyor. Can’a saygı…
Öğretim üyeleri ve öğrenciler bugün itibariyle üniversite yönetiminin bu haksız ve vicdansız politikasına karşı bir imza kampanyası başlattılar. Kampanya iki hafta kadar sürecek ve şehirde de yerel halk ve esnaf durumdan bilgilendirilerek çalışmalar sürdürülecek. Munzur Üniversitesi yönetiminin bu yanlış politikasından dönmesi en büyük arzumuz.”