İstanbul 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'yasadışı silahlı terör örgütü propagandası yapmak ve örgüt üyesi' olduğu gerekçesiyle 2013 yılında 9 yıl hapis cezasına çarptırılan 27 yaşındaki Yeliz Esmek Toy, Yargıtay'ın kararı onaması halinde 7 aylık kızı İdil Berkin ile birlikte cezaevine gireceği günü bekliyor. Kendisini yargılayan mahkemenin başkanı Metin Özçelik'in Paralel yapıdan tutuklandığını, mahkeme savcısı Celal Kara'nın da HSYK tarafından meslekten ihraç edildiğini belirten Toy,
"Yeniden yargılama istiyorum. Şimdi soruyorum vicdan sahibi herkese; hukuksuz bir mahkeme, hukuksuz karar verdi, hiçbir delil yokken. Ben çocuğumla birlikte 9 yıl cezaevinde yatacağım, mahkeme başkanının hukuksuzluğu tescilli olduğu halde ve ben bütün duyarlı hukukçulara yalvarıyorum. Bize yapılan hukuksuzluğu görsünler. Küçük çocuğum demir parmaklıklar arasında büyümesin" dedi.
Kocaeli'nde ailesi ile birlikte yaşadığı 2010 yılında Kocaeli Gençlik Derneği'nin düzenlediği basın açıklamalarına katılan Yeliz Esmek Toy, 4 Kasım 2010 günü düzenlenen DHKP-C operasyonunda 17 kişiyi ile birlikte gözaltına alındı. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü'nde 4 gün gözaltında kalan Toy ile diğer şüpheliler adliyeye sevk edildi. Mahkeme 6 kişiyi tutuklarken, Toy'un da aralarında bulunduğu diğer sanıkları tutuksuz yargılanmak üzere serbest bıraktı. Dönemin özel yetkili mahkemesi olan İstanbul 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 2 yıl süren yargılama sonunda Toy, 'yasadışı silahlı terör örgütü propagandası yapmak ve örgüt üyesi' olduğu gerekçesiyle 2013 yılında 9 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Toy, avukatı aracılığıyla karara itiraz etti. Dosyası Yargıtay'a gönderilen Toy, kararın onanması halinde cezaevine gireceği günü bekliyor.
Tunceli'de inşaat işçisi olarak çalışan Kemal Toy ile 2 yıl önce evlenip kente yerleşen Yeliz Esmek Toy, 7 aylık olan kızı İdil Berkin ile birlikte cezaevine girmek istemediğini söyledi. Kocaeli'nde yaşadığı dönemde Kocaeli Gençlik Derneği'nin düzenlediği 1 Mayıs, 8 Mart Kadınlar Günü gibi basın açıklamalarına arkadaşlarıyla birlikte katıldığını söyleyen Toy, "Bu eylemlerin konusu parasız eğitim talebi, hasta tutsakların bırakılması ve temelde demokrasi talepleriydi. Katıldığım hiç bir basın açıklamasında şiddet olayı yada bir örgütün propagandası asla yapılmadı. Yaptığımız ve katıldığım basın açıklamalarında hiç bir zaman polis ile aramızda gerginlik dahi yaşanmadı. Tamamen demokratik hakkımızı kullandık ve basın açıklaması yaptık. Zaten bir şiddet olayı yada silahlı bir örgüt propagandası yapsaydık polis bizi anında alırdı" dedi.
MAHKEMENİN HAKİMİ TUTUKLANDI, SAVCISI İHRAÇ EDİLDİ
Toy, yargılandığı İstanbul 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin o dönemki Başkanı Metin Özçelik'in Paralel yapıdan tutuklandığını, mahkeme savcısı Celal Kara'nın da HSYK tarafından meslekten ihraç edildiğini söyledi. Duruşmalarda demokratik hakkını kullanarak basın açıklamalarına katıldığını ve hiç terör örgütü ile bağlantısı bulunmadığını anlattığını belirten Toy, "Benim katıldığım 10 civarında basın açıklaması var, hepsini mahkeme heyeti saydı. Ben de dedim bunlardan hangisinde bir örgüt ismi yada propagandası var dedim. İspat edemediler. Ben hiçbir örgütün elamanı değildim zaten. Evimdeki aramalarda bir tek delil yoktu, bulamadılar. Gösteri yürüyüş yasasına muhalefet dışında ellerinde bir şey yok. Polis bir kez bile müdahale etmedi, tamamen yasal eylemlerdi katıldıklarımız. 11'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nin Başkanı Metin Özçelik, tamamen cemaat adına görev yapıyordu, bunu mahkeme sürecinde söyledik. Vereceğiniz karar hukuki değil, cemaat adına bizi yargılıyorsunuz dedik, kimseyi inandırmadık. Bugün bir gerçek ortaya çıktı, hakkımızda hüküm veren, bana basın açıklamalarına katıldığım için 9 yıl hapis cezası veren mahkemenin başkanı, hukuksuz karar verdiği için, paralel yapı adına görev yaptığı gerekçesiyle tutuklanmış durumda. Yine mahkemenin ve soruşturmanın savcısı Celal Kara, hukuksuz kararları nedeniyle paralel yapıyla ilişkisi olduğu gerekçesi ile görevden alındı ve meslekten ihraç edildi.
Bu durumda hukuksuzluk yaptıkları hukuksuz karar verdikleri belli olan hakim ve savcının verdiği kararlar ne kadar yasal, ne kadar vicdani?" ifadelerini kullandı.
"YARGITAY CEZAYI ONARSA, BEBEĞİMLE BİRLİKTE CEZAEVİNE GİRECEĞİM"
Aldığı 9 yıl hapis cezasına itirazda bulunduklarını, dosyanın da şu an Yargıtay'da olduğunu hatırlatan Toy, cezanın onaylanması halinde 7 aylık kız çocuğuyla birlikte cezaevine girmeyi beklediğini ifade ederek, "Şu an 7 aylık bir çocuğum var ve yakın zamanda Yargıtay kararı onarsa, 7 aylık çocuğumla birlikte cezaevine gireceğim. Çocuğum sosyal bir ortamı olmayan demir parmaklıklar arasında büyüyecek, Şimdi soruyorum vicdan sahibi herkese; hukuksuz bir mahkeme, hukuksuz karar verdi, hiçbir delil yokken. Ben çocuğumla birlikte 9 yıl cezaevinde yatacağım, mahkeme başkanının hukuksuzluğu tescilli olduğu halde ve ben bütün duyarlı hukukçulara yalvarıyorum. Bize yapılan hukuksuzluğu görsünler. Küçük çocuğum demir parmaklıklar arasında büyümesin. Bize yeniden yargılanma hakkı verilmeli. Zaten aynı mahkemenin verdiği birçok karar bozuldu. Birçok kişiye yeniden yargılama hakkı verildi. Bizimki tamamen dayanaksız bir karar. Bize yeniden yargılanma hakkı verilmeli" dedi.
Karısına hukuksuz bir şekilde 9 yıl hapis cezası verildiğini söyleyen Kemal Toy, yargılama yapan mahkemenin başkanın tutuklandığını, savcısının da ihraç edildiğini belirterek, yeniden yargılama istediklerini belirtti. Kemal Toy, "Eşim zerre kadar bir delil olmadan 9 yıl hapis cezası aldı. Böyle bir mahkemenin verdiği kararı dünyanın hiçbir ülkesi, hukuka uygun kabul edemez. Eğer Türkiye'de demokrasi varsa, hukukun üstünlüğü varsa, bu karar bozulur ve yeniden yargılanma yapılır. O zaman eşimin hiç bir suçu olmadığı kesinlikle tescillenir ve eşimin küçük bebeğimin cezaevine girmesine gerek kalmaz. 7 aylık İdil Berkin kızımızın cezaevinde büyümesi ne demek? Bunu hangi vicdan kabul eder?" dedi.
Kaynak-DHA
