Yaz dönemi başlarken tarımda çalışmak için mevsimlik işçi göçü de başlıyor. Erzincan’da tarlada çalışmak için gece yarısı Urfa’nın Suruç ilçesinden yola koyulan Bengi ve Ay aileleri içinde bulunduğu transit, Dersim Kutudere mevkiinde bulunan dinlenme tesislerinde mola verdi. İki aileden 6 kadının bulunduğu araçta yaşları 18’in altında 13 çocuk var. Eşlerinin engellemelerine rağmen kadınlar çektikleri sıkıntıları anlattı.
Erzincan’a tohumlama, yabani ot ayıklama, çapalama ve hasat işlerini yapmak için gittiklerin ve 5 ay çalışacaklarını söyleyen Nazlı Ay (29), kızgın güneşin altında sabahın ilk ışıklarından akşam saatlerine kadar tarlada kaldıklarını söyledi. Ay, daha uzun ve ağır işlerde çalıştıklarını belirterek, “Her türlü zorluğu çekiyoruz. Tarlada güneşin altında, yağmur yağdığında çamurun içinde çalışmak zorunda kalıyoruz” dedi.
KADINLARIN MESAİSİ BİTMİYOR
Emeklerinin karşılığını alamadıklarından şikayetçi olan mevsimlik işçilerden Naime Ay ise, maddi durumları olmadığından dolayı mecburi bir şekilde yollara düştüklerini söyledi. Ay, tarlada beraberinde getirdiği küçük çocuklarının da çalışacağını belirterek, “Maddi sıkıntılar yüzünden evden ayrılmak zorunda kaldık. 30 TL için 12 saat çalışıyoruz. Perişan bir haldeyiz” diye konuştu.
Naime Ay, tarlada mesaileri bittikten sonra kurdukları çadırda tüm işlerini yaptıklarını, günde neredeyse 16-18 saat çalıştıklarını söyledi. Ay, yemek yapma, çadıra su taşıma, odun toplama, ateş yakma ve çadır temizliği işleri yaptıklarını, ayrıca küçük çocukların bakım sorumluluğun da olduğunu ifade etti.
BORÇLARINI KAPATMAK İÇİN
Kadınların çifte iş yükü ile baş etmeye çalışırken, bir taraftan da erkeklerden daha az ücret alıyor. Çoğu zaman da bu ücrete eşleri tarafında el konuluyor. Eşinin işsiz olduğunu ve borçlarını kapatmak için çaresiz kaldıklarını vurgulayan Havva Bengi, gün boyu yaptıkları çalışmaların karşılığında büyüklerin yevmiyesinin 30 TL, çocukların yevmiyesinin ise 20 TL olduğunu söyledi.
12 yaşındaki kız çocuğu Dilan Bengi de çalıştıkları işin zor olması bir yana, yöre insanları tarafından kötü karşılandıklarını ve kendilerine olumsuz bir biçimde bakıldığını dile getirdi.
