Rudaw’a açıklamalarda bulunan HDP Dersim Milletvekili Alican Önlü, partisinin mülteci sorununa ilişkin geliştirdiği çözüm politikasının Türkiye’yi ekonomik, sosyal ve siyasal sorunlarını çözmeye yetebileceğini söyledi. Milletvekili Önlü açıklamasında çözüm sürecine de mutlaka dönülmesi gerektiğine vurgu yaptı.
AKP’nin mülteci sorunundan mağduriyet yaratarak rant elde etme eğilimine girdiğini ifade eden Milletvekili Önlü, Türkiye’ye yerleştirilmek istenen mültecilerin Aleviler için tehdit oluşturduğunu belirtti.
Rojava ve Suriye’de yaşanan çatışmalı ortamın temelinde AKP’nin yanlış politikalarının yattığını söyleyen Önlü,
“Ortadoğu’daki ve Suriye deki sığınmacı politikasını Saray politikası ve AKP politikası yaratmıştır. Dikkat edin Avrupa’ya gitmek isteyen ve Türkiye’ye sığınmak isteyen sığınmacıların inanç yapısı, sosyal yapısı ve etnik site yapısı farklıydı.Yerleştirilmek istenen kesim ayrı bir kesimdi. Akp ve İşid ittifakı ile beraber Rojava ve Suriye’deki katliam yapılarak bir mağduriyet yaratılmıştır.Bu yaratılan mağduriyetten bir mağduriyet daha yaratılmak isteniyor.İşid ile birlikte yaratılan bu mağduriyet ile çok insani ve hukuksal bir tartışmaymış gibi bir algı yaratılarak bu mağduriyeti gidermek için kamplar kurmaya çalışılıyor.Bu böyle değil, bu mağduriyet bir rant ve Pazar haline getirilmiş durumda.Bu insanlık dramını bir pazar olarak görüyor ve Avrupa diplomasisinde içerdeki sıkışmışlığını ve yalnızlığını bunun üzerinden aşmak istiyor.İkincisi ise içerde de başka kesimlere yani tüm muhaliflere karşı bunu kullanıyor.En temel muhalif kesim kimdir, Aleviler ve Kürtlerdir.”dedi.
“MARAŞ’A YERLEŞTİRİLECEK MÜLTECİLER TEHLİKE ARZEDİYOR”
Akp’nin sınırda Arap ve Sünni hattını oluşturmaya çalıştığına dikkat çeken milletvekili Önlü,
“Rojava’da demokratik halklar zemini oluşuyor. Rojava ve Kobani’de inançsal anlamda bir çok yapı bir araya gelerek ortak yaşama sistemini kuruyor. Bunu tehdit olarak görüyor. AKP içerde ve dışarıda kendisine karşı gelişebilecek tehditlere karşı Arap ve Sünni hattını oluşturuyor.İçerde sadece Maraş’ta değil, Suruç’tan Silopi’ye karşı bir hat kurmuş durumda. Türkiye’ye yerleştirilmek istenen mülteci kesim hangi isim altında yerleştirildiği şaibelidir. AFAD’ın kampları ve çalışmasının AKP döneminde nasıl bir işlev yaptığı görüldü. İŞİD’in barınma ve kampları haline getirildiği için AFAD deyince insanlarda tedirginlik yaratıyor.3 bin nüfuslu yere 20 bin nüfus yerleştiriyor. Yerleştirilen nüfus, o coğrafyayı red eden bir nüfus, Alevi inancına sahip bir kesim ile tutucu ve uç olan bir sosyal kesimin bir araya gelmesi tehlike teşkil ediyor.Bu kadar tepkiye rağmen, jandarma zoruyla kamp kurularak mülteciler buraya yerleştirilerek buralarda kalıcı hale getirilmek isteniyor.Buradaki amaç; Alevi nüfusunun inancını eritmek ve asimile etmek. Maraş geçmişte yaşanan olaylarda acı çeken bir yer, tehlikeyi daha iyi biliyor. Partimizin önerdiği çözüm politika şu; Rojava ve Suriye politikası başta olmak üzere PYD ile oradaki diğer farklı kimliklerle buluşan demokratik güç birliği ile bir ittifak ve diplomasi ilişki oluşturularak orada tekrar ortak yaşanılabilinir bir Suriye’nin oluşturulmasıdır.Bunun oluşturulması halinde Avrupa’ya gidenlerde tekrar dönecektir.Türkiye için ciddi ekonomi, sosyal ve siyasal anlamda sorun oluşturan mülteci sorunu çözüme kavuşmuş olacaktır.Ve beraberinde de en temel sorun olan Kürtlerle beraber çatışmayı değil, teme sorunların nasıl çözülmesi gerektiği zemini de oluşmuş olacaktır.”diye konuştu.
“ÇÖZÜM SÜRECİ YENİDEN BAŞLAMALI”
Açıklamasında şiddet ve çatışmalı ortamın sona erdirilerek tekrar çözüm sürecinin başlatılması gerektiğini belirten Önlü,
“Çözüm sürecine mutlaka dönülmedir çünkü başka alternatif yok. Bu sorunlarla, bu çatışmalı ve kaos ortamından başka bir çıkış yolu yoktur. AKP ve Güney Kürdistan yönetimi politikalarını yeniden gözden geçirmelidir. Şu anlamda diyorum, taraf anlamında söylemiyorum. Güney Kürdistan’ın kazanımlarının da kalıcı hale gelmesi için Kürt sorunun Türkiye’de çözülmesi önemlidir. Güney Kürdistan ve AKP yönetimin sıcak ilişkilerinin olmasına rağmen dönem dönem kapı arkasındaki asıl zihniyetleri patlak veriyor. Dikkat edin diyor ki biz K.Irak’ta yaptığımız hatayı bir daha Suriye’de yapmayacağız.Bu nedir? Güney Kürdistan oluşumunun ilk başta karşı çıkmaması, statüyü o dönem boğmamasını bir hata olarak görüyorlar.”dedi.
“GÜNEY KÜRDİSTAN YÖNETİMİ ÖLÜMLER KARŞISINDA SESSİZ”
Güney Kürdistan Yönetiminin Güneydoğuda yaşanan çatışmalar ve sivil kayıplar karşısında sessiz kalmasını eleştiren milletvekili Önlü, çözüm sürecinin tekrar başlamasında Mesut Barzani’nin tekrar ciddi katkılar sunabileceğini söyledi.
Önlü, “Güney Kürdistan yönetiminden daha tek bir kınama yok. Bu kadar sivil katledilmesi ve kentlerin yerle bir edilmesine karşı sessiz kalmıştır. Daha önce sürecin başlamasında katkıları oldu emekleri oldu. Hatta Sayın Öcalan ile Sayın Mesut Barzani’nin karşılıklı mesajları ve mektupları oldu.Bunlar ciddi katkılar ve olumlu şeylerdir.Bir sürecin başlamasında ve sürmesinde ciddi şeylerdir.Ama tekrar başlamasında da ciddi katkısı olacaktır.En temel müzakere sürecinin başlatılmasında katkısı olacaktır.Ama bu katkının geçici olmaması için ulusal birlik konferansı mutlaka olmalıdır.Nasıl ki çözüm süreci kaldığı yerden başlatıldıysa onunda başlatılması gerekiyor.”diye konuştu.
HABER/Ali Haydar Gözlü