Dersim Barosu tarafından yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Amed Baro Başkanı, insan hakları savunucusu Tahir Elçi 28 Kasım 2015 günü Amed Sur İlçesi Dörtayaklı Minare önünde katledildi. Dörtayaklı Minare’ye sıkılan top ve kurşunların yarattığı tahribatı kamuoyu ile paylaşmak ve kültürel mirasa sahip çıkmak için bir grup arkadaşı ile birlikte oradaydı. İnsanı yaşadığı doğal çevresi ve kültürel mirasından ayrı düşünemeyiz. Tahir Elçi’de bir insan hakları savunucusu olarak savaşın ve çatışmanın sadece insanlar üzerinde değil doğal çevre ve kültürel miras üzerinde yarattığı yıkımı göstermek istedi. Kalıcı çatışmasızlık istedi, barış istedi. Karşılığında katledildi. Katledenleri kınıyor ve lanetliyoruz. Kürt halkına, ailesine, sevenlerine ve insan hakları camiasına başsağlığı diliyoruz.”
Tahir Elçi’nin Türkiye’de cezasızlıkla mücadele eden en önde insanlardan birisinin olduğunun hatırlatıldığı açıklamada, “Türkiye’deki faili meçhul cinayetlerin ve gözaltında kayıpların aydınlatılması ve faillerinin bulunması için avukatlığa başladığı günden beri aralıksız olarak mücadele etti. Çok sayıda davanın açılmasını sağladı. Çok sayıda olayın aydınlatılmasını sağladı. Doğal olarak devlet içindeki her türlü çete yapılanmasının zaten hedefi idi. Çünkü JİTEM, Hizbi Kontra ve Kontrgerilla diye sıralayabileceğimiz ama hepsinin devlet içindeki çete yapılanmalar olduğu gerçeği karşısında bununla mücadele eden insanların tehdit altında olmadığı zaten söylenemezdi.” denildi.
Tahir Elçi’nin katledilmeden önce düşüncelerini ifade ettiğinin hatırlatıldığı açıklamada şöyle denildi: “Bu topraklara elbette barış gelecektir. Bunun için de elbette ki kalıcı bir çatışmasızlık ortamı sağlanacaktır. İnsan hakları savunucularının mücadelesi ile bütün cinayetler aydınlatılacak ve failler hak ettiği cezayı alacaklardır. Barışın elçisi Tahir arkadaşımız gözün arkada kalmasın. Barış mücadelesi bıraktığın yerden devam edecektir. Bir insan hakları savunucusu olarak bir aktivitede ayakta ve dimdik onurlu bir şekilde ölmek de var. Ancak bizler ölümü sonsuzluğa yolculuk olarak algılıyoruz. Bizi öldürerek korkutmaya çalışanlara söyleyecek tek sözümüz var. Sizden korkan sizin gibi olsun.”