• BIST 9079.97
  • Altın 2308.161
  • Dolar 32.328
  • Euro 35.0931
  • İstanbul 19 °C
  • Ankara 22 °C
  • Tunceli 15 °C

Beynimizi Bilinçli Farkındalıkla Yeni Bir Güne Nasıl Hazırlarız?

Uzman Klinik Psikolog Pelin HAZER

Hepimiz biliyoruz ki beyin muazzam ve gizemli bir yapıya sahip. Bizi biz yapan, duygularımızı, düşüncelerimizin oluşumunu sağlayan bu yapı hayatımızın bilinçli ve bilinçsiz yönlerini düzenlemekle de sorumlu. 

Peki sahip olduğumuz bu beyin zamanla hep aynı mı kalıyor?

Beyinlerimiz sürekli değişiyor ve çevremizdeki güçler tarafından sürekli şekillendiriliyor.

Sanırım bizler ise bu güçlerin çok da farkında değiliz. Farkında olmadığımız bir durum üzerinde kontrol sahibi olmamız çok da mümkün değil.

Yapılan araştırmalar insanların uyanık olduğu sürenin %47’sinde yaptığı şeyin farkında olmadan veya ilgilenmeden yaptığını söylüyor.

Bunun neden daha iyisini yapmıyoruz?

Hayatımız da gerçekleştirdiğimiz tüm faaliyetlerin farkında olarak ve keyif alarak yaşamak bizim elimizde. Örneğin karşınızda duran bir masada renkli bir çiçek demeti olduğunu düşünün ve kafanızdaki her şeyi bir kenara bırakıp bu şekilde bakmayı deneyin. Renklerine, şekline, kokusuna dikkatinizi verin. Her zaman kokladığınız gibi mi yoksa farklı mı? Size ne hissettirdi? Olaylara, düşüncelere, alışkanlıklara önyargısızca yaklaşma becerisi belki de bizi otomatik pilota bağladığımız bazı alışkanlıklarımızı daha kolay görebilmemize imkan sağlayacak.

Fark ettiniz mi biraz önce verdiğim örnekte olduğumuz anı daha farkında olarak yaşamaya çalıştık. ‘Anı yaşamak’ hepimizin dilinde olan iki kelime. Peki bizler gerçekten anı nasıl yaşayabileceğimizi biliyor muyuz?

Bu konu üzerinde yoğunlaşan ve son yıllarda daha da fazla popülerlik kazanan ‘Mindfulness’ bu konuda bize bir yol gösterici olabilir. Kelimenin Türkçe anlamına değinecek olursak ‘bilinçli farkındalık’ olarak hayatımıza girmiş olsa da “yargısız farkındalık” olarak da tanımlanmaya başlamıştır. Aslında az çok hepimizin hakim olduğu bir kelime ama çoğu insan bunu hayatı içerisinde nasıl gerçekleştirebileceğini bilmiyor. Gelin şimdi ‘mindfulness’ neymiş ve ne değilmiş bir göz atalım.

Şu anda içinde bulunduğunuz bir anı düşünün ve etrafı yargılamadan, duygu ve düşüncelerinize bir etiket yapıştırmadan tüm odağınızı ve dikkatinizi odaklayarak etrafı izlemeye çalışın. İşte Mindfullness’ın bizden tam da istediği şey bu bizi bulunduğumuz an da farkında olarak bırakmak. Zihnimizdeki etraftan gelen yada iç sesimizden doğan yargılayıcı düşüncelerden tamamıyla arındırmak mümkün değildir. Burada asıl amaç olanı var olduğu gibi kabul ederek akıp gitmesine izin vermektir ve bunu yaparken akıttığımız düşünce, duygu ve yargıları olumsuzluklarla beslemeden yapmayı başarabilmektir.

Bu olumsuzluklarda takılıp kalmak yerine geçip gitmesine alan açmamızla mümkün olmaktadır. Bu bir konsept veya kavramdan ziyade aslında bir deneyimdir ve hayatımız içerisinde uygulayarak asıl bize ne hissettirdiğini anlayabiliriz. Ne kadar hassas, şefkatle ve nazik bir deneyim değil mi sizce de. Sizi bulunduğunuz an da negatifliklerden uzak, detaylarda ve inceliklerde yoğunlaşmanızı sağlayan ve geriye kalan filtrelenmemiş duyguları ve düşünceleri sırtınızın arkasında bırakabildiğiniz bir deneyim.  

Bu bir iyi düşünelim de iyi olsun felsefesi değil aksine olayları olduğu gibi görebilme becerimizi geliştirebilmektir. Doğal olarak bu da bizde bir merak ve cesaretin ortaya çıkmasına zemin hazırlamakta. Belki de her gün yaşadığınız en normal anı daha farklı deneyimlemek bize çok başka bakış açıları kazandırabilir. Yapılan araştırmalarda Mindfulness tekniğini düzenli olarak kullanan bireyler geçmiş ya da gelecek odaklı duygu, düşünce ve davranışlarında azalma olduğunu iletmektedir. Bu durumda bulunduğunuz gün ve anlar içerisinde daha yapıcı yaklaşımlar sergilemenize olanak sağlar ve bu birçok farklı sonuç doğurabilir.

Örneğin stresle daha kolay başa çıkmanızı sağlar, empati yeteneğinizin gelişmesine de katkıda bulunur. Daha kaliteli bir hayat yaşamamız demek olmuyor mu bu da. Tabloya baktığımızda denemeye gerçekten değer olan bir resim çıkıyor ortaya. Bunu hayatımızın her noktasında uygulayabiliriz; evde, otobüste, sporda, yemek yerken…

Her şey çok basit siz, zihniniz ve bedeniniz. Bunu deneyimlemek ve akışta kalmak tamamen deneyime dayalı bir yolculuk. Deneyimlerden etkilenmek yerine tam da yaşadığınız deneyimle bir ilişki ve bağ kurmanın zevkini kendimize bahşetmek…

Bu yazı toplam 17597 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
123456
Tüm Hakları Saklıdır © 1971-2023 Dersim Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 (428) 212 10 16 | Faks : 0 (428) 212 10 16 | Haber Scripti: CM Bilişim